Bugün TÜSİAD tarafından "Tarım ve Gıda: Gelişmeler, Politikalar ve Öneriler" raporu tanıtıldı. TÜSİAD başkanı Arzuhan Yalçındağ yaptığı konuşmada yeni dönemde, Türkiye'nin, tarım politikasını yeniden gözden geçirmek zorunda olduğunu ifade etti. Dünyada tarım alanlarının daralması ve küresel ısınmaya bağlı olarak iklim koşullarındaki dengesizliklerin neden olduğu düşük üretim ve yükselen enerji maliyetlerinin gıda fiyatlarını arttırdığını, bunun da ithalat yoluyla Türkiye piyasalarını da etkilediğini söyleyen Yalçındağ, bu artışın özellikle alt gelir gruplarında daha yoğun hissedildiğine işaret etti.
Bütün bunların yanında, dünyada oluşan yeni fiyat seviyelerinin Türkiye'ye uluslararası piyasalardaki rekabet gücünü iyileştirme imkanı sağlayacağını ve bunun da; tarımda üretim maliyetlerinin aşağı çekilmesinden geçtiğini söyledi.
"Hedef, rekabetçi bir tarım sektörünün oluşturulmasıdır. Tarım destekleme politikaları, bu hedef doğrultusunda biçimlendirilmelidir. Petrole olabildiğince daha az bağımlı bir tarımın, hem daha az yakıt kullanan traktör, hem daha az traktör girdisi gerektiren ürün türlerinin tercihi özendirilmelidir. Ayrıca, küresel iklim değişikliği çerçevesinde kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin yaygınlaştırılması, ya da sulama ekonomisini artıracak tekniklerin teşvik edilmesi de önem taşımaktadır. Alternatif üretim teknolojileri konusunda araştırmalara daha fazla kaynak ayrılmalı, tarımın yüksek teknolojili, bilgi temelli bir sektör haline dönüştürülmesi hedeflenmelidir. Bu politikalar, AB'ye uyum politikasıyla desteklenmeli ve paralel yürütülmelidir."
Durum böyleyken, tüm dünyayı etkileyen gıda krizinden (gıda krizinin olup olmadığı da ayrı bir tartışma konusu) faydalananların başında tohum, gübre ve tarım gereçleri üreticileri geliyor. Bu alanlardaki fiyat artışları gıda üreticisi şirketlere, oradan da tüketiciye yansıyor.Giderek derinleşen gıda krizi çok sayıda az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeyi tehdit ediyor. Oysaki verilere baktığımızda dünya nüfus artışıyla, gıda üretim artışı birbirine pararlel bir seyir izliyor. Böylesi bir dengede ne gıda krizi ne de açlık problemi gibi bir sorun yaşanmaması gerekirken, oluşturulan (ben krizin oluşturulduğunu düşünüyorum) bu krizden kârlı çıkan ve bugüne kadar çok fazla önde olmayan bir grup; tohum ve tarımsal gereçler üreticileri var.
Tohum tarım için elzem ve ön şart olduğu için çiftçiler bunlara daha fazla para ödemek zorunda kalıyor, üreten çiftçinin aldığı ile aracıların kazandığı para arasındaki uçurumun derinleşmesi, tohum üreticilerinin cebine yarasa da Türkiye'de tarımın akıbeti muamma gibi duruyor.
Tarım ve Gıda
7 Mayıs 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder